Part 2: Burning Shadows

Dec 31, 2017 01:08


bu cildin konusuyla ilgili sifir fikrim var, bakalim neler yapmisiz.

yazim tarihi: 23 aralik 2012-24 subat 2013.



“Thyren’in ortalarda olmaması beni rahatsız ediyor, işin açıkçası.”

Olyera, Brittean’a kaşlarını çatarak baktı.
“Ne demek istiyorsun?”
“Savaşa hazırlanıyoruz, lejyondaki her leytianın burada olması gerekmiyor muydu?”

bi an dusundum thyren niye ortalarda yoktu diye de, dogru anthony'i ariyordu. asylum plot'un var oldugu disinda nereye varacagi, neden yazildigi vs ile ilgili HICBIR fikrim yok -- hele ashara'nin dahil olusunun nedenini bile hatirlamiyorum oyle diyeyim. martyn falan girecek isin icine, ama gorecegiz uu bebegim.

Olyera karşısındaki dişi leytiana, söylediklerine inanamıyormuş gibi bir ifadeyle, “Ona bu emri veren Flerl’en Lanen’di,” dedi. “Thyren’in burada olmamasını sorguluyor olman, onun emrini sorguluyon olman demektir ve ben bundan hoşlanmıyorum.”

Flerl’en Lanen’in, yani Axel’ın babasının leytianı olan Olyera’nın bu koruyuculuğu her ne kadar Brittean’ın hoşuna gitmemiş olsa da

WHAT THE FUCK WAS I ON? Ulan Alexei ta ilk draftlardan beri Flerl'en Sylen ya?!?!?!?!

“Thyren’in geri dönmemiş olmasından rahatsız oluyormuş.”
“Çıkıp Flerketer’de söylesin o zaman, Thyren çok üst ast ilişkisi takarmış gibi sana söylemesi aptalca.”

kjahsdkjashda kyrean protecting thyren <3

“Bana birisi, özellikle belirttiğimin, hatta beni geç Flerl’en Sylen’in özellikle emir verdiğinin aksine neden bu adamı korumadığınızı anlatsın, lütfen.”

eeee flerl'en sylen diyoruz burada? ben duzeltmeyi falan mi unuttum acaba yav. BETALARIM NE IS YAPIYORMUS I WONDER.

Lerian gönderiliyor olduğunu anlamış, baş beş tanrıdan birinin leytianı olduğu için de Kyrean gibi alt düzey gördüğü birinin kendisine nasıl emir verdiğini duyunca bundan hoşlanmamış, “Burası daha eğlenceli, teşekkürler,” dedi. “Thyren sorun yaratmıyor, değil mi Thyren? Küçük bir kedicik için-”

ajsdhaksjdh "alt duzey" gordugu adamin FIRST COMMANDER OF THE LEGION, SECOND ANGEL OF DEATH AND ADOPTED SON OF GERARD OLMASI REZALETI

Thyren kendisinden beklenmeyecek kadar çökmüş, gündüzünü gecesini ya savaşta ya eğlencede harcayan Hyiressen gitmiş de hayattan bütün beklentilerini kaybolan insanla birlikte yok etmiş bir Hyiressen gelmiş gibi duruyor, konuştu:

my suicidal baby boy. axel nerde olm, bunlar axel'la cikmiyo mu bu donemde? su noktada axel, thyren'i lejyonun yakinindan bile gecirtmezdi kafayi siyirip katil olmasin diye.

"Nereye?” dedi Olyera. “Gidip kendini öldürmek falan gibi bir planın varsa buna izin vermiyorum-”
“Merak etme,” dedi Thyren yüzünde yorgun bir gülümseme belirirken. “Tony’nin en azından cesedini bulana kadar böyle bir şeye niyetim yok, Flerketer’e çıkıyorum.”

thyren's suicidal tendencies kick back in tbh. burada karar verdim herhald buna.

“Eşiniz, Leydi Blanche, tanrıların elçilerinin çıktığı bir soydan geliyor, Sylanen ailesi, Liffelen’de bir leytian - yani sizin deyiminizle bir melek - de olsanız, insan da olsanız saygı gösterdiğiniz bir soydur. Leydi Blanche’ın asıl soy adının Sylanen olduğunu söyleyerek sanırım demek istediğimi anlatabilirim.”

iste sonra bu kisim baya evrim gecirerek Hyiressen-Sylanen line'i oldu, ama parallel-universe-princess-on-earth plotunu cok sevmissem demek ki, bundan bir turlu vazgecememisim. aslinda gecsem iyi olur ya, kingsroad bitsin de bir (asjdhajshdga ins) direkt clyrien hyiressen-sylanen olarak tanitiriz prensesi.

“Beni bağlamanıza yasal olarak itiraz edemeyeceğimi biliyorum,” dedi ağır ağır. “Ama bir daha bunu yapmaya geldiğinizde, akıl hastası olarak girdiğim yerden katil olarak çıkarım.”

ajksdhkajh ulan anthony boyle bir adam degil aslen ya, ben ne dusunuyormussam o zamanlar. en azindan artik boyle degil diyeyim. daha sakin, daha kibar, siddetle pek isi olmayan biri falan. burda anthony'le thyren baya baya birbirlerine benziyorlar, geldigimiz noktada oyle degiller, sukur ki. thyren su tehditi yapabilecek bir adam, o tehditi gerceklestirir de ustelik, ama this is not anthony. -100 puan 19yo!enlayt.

Adam gayet ciddi duruyor, kahverengi gözlerindeki muzip pırıltıysa bu ciddiyetten eser bırakmamış, “Martin,” dedi. “Martin Blackburn, isterseniz gidelim?”

FUUUUUUCKKKKKKKKKKK HERE'S THE KING!

Martyn bir yandan buraya nasıl düştüğünü sorarken onun aksanına dikkat eden Tony, “Bu bölgede bu aksanla konuşan ajan olduğunu hiç düşünmüyordum,” derken Martyn yüzünde yakalandığını belli eden bir ifadeyle omuz silkti.

“Ajan olduğumu hiç söylemedim.”

akjsdhajkdasjkdhaskjdh martyn you sly motherfucker.

Axel’ın, Ashara’nın kurtarılışından sonra kolaçan etmesi için kendisini gönderdiği yıl aslında gayet sıkıcıydı - ama Foton Kuşağı’nın etkilerini taşıdığı göz önüne alınırsa bu da gayet normal sayılabilirdi.

OHA YES FOTON KUSAGI. hatirliyorum ufaktan bunu, buz cagi geliyordu falan offff bunu hala yazmayi o kadar cok istiyorum ki -- kesin damien plotuna sokacagim o kadar diyeyim.

halime bak, küçük kızlar gibi günlük tuttuğumu ilan edemediğim için kıvıracak yer arıyorum

anthony (veya 19yo!enlayt) you sexist fucker.

“Sana anlatmaya pek niyetimin olmadığı bazı ailesel olayların sonunda kaçmak istedim. Kaçmak, geri dönmemek, bir daha kan bağımın olduğu kimseyi görmemek... Ve bunu yaptım da. Bir at aldım, durana kadar kaçtım, kaçtım, arkama bile bakmadan, sanki bakarsam ölecekmişim gibi kaçtım. Sonra birisi beni buldu, ve bana bir görev verdi: eğer zamanda dolaşabiliyorduysam, onu tamir etmemem için bir sebep var mıydı?”

ASJKHDAKJDH I REMEMBER THIS. martyn'nin cildi offfff cok fantastikti bu cidden. keske her isimi yarim birakmayip onu yazsaymisim cok guzel olabilirdi.

Geoffrey, onun böyle dediğini duyunca ayağa fırladı. Thyren duruşunu bozmazken, Lionel'la Gerard, Geoffrey'i tuttular. Alexei ise gayet sakin, Juventas'la kısa bir süre bakıştıktan sonra, "Gerçekten bunu mu demek istiyorsun Thyren?" diye sordu.

geoff burda natasha'yi savunuyor da, mevzu kendi kizinin kacirilmasi lol.  natasha/geoff cidden iyi bi pairing o konuda not kiramicam kendimden. ama geoff kizinin hayati soz konusu oldugunda allahi gelse tanimaz, o da orada bir holy ooc batmanlik olmus.

"Geoffrey, eğer ceza almasını istiyorsan cezalandırma hakkına sahipsin," dedi Alexei mavi gözleri kardeşini dikkatle süzerken. "Ancak olayı öğrendiğinde Axel'ın vereceği tepkiden ben sorumlu olmam."

askdhakjh geoff ve thyren dinamiginin beceriksiz ellerimde buralara gelmesi. en son nazliy'a "geoff thyren'in adoptive fatheri olabilir" diyordum aradan gecen 5 yilin sonunda akjsdhsakjhd. 19yo!enlayt bu sefer seni suclamiyorum, ama o kadar belli ki her seferinde iliskilerde bir tarafin digerini korumasini gerektirecek olaylar yasanmasindan benim de birinin benim icin boyle bir sey yapmasini istedigim... tey tey.

“Babamın bununla olan ilgisini açıkla?”
“Thyren, Lerian’la evleneceğin o doğduğu günden beri belliydi.”
“Onu diyorsun, hiçbir şey demeyecek. Bir Hyiressen’e böyle davranma hakkını hiçbir klana verdiğini hatırlıyor olmayacak, çünkü öyle bir şey olmadı. Hatta, en iyisi gideyim.”

of bu plottan nefret ediyorum, fuck your father thyren. ayrica thyren'in burda gay mi yoksa biseksuel mi oldugunu cozemedim cidden.

saka bi yana su an bunlarin mars'taki ussunun basindaki adam bi seyler karistiriyor ve yorum yapmayi gectim misir patlatacagim utanmasam. NEYDI BU ADAMIN AMACI?! olymposlulara calisiyor falan cikiyordu galiba ama bilmiyorum, su an cozmeye calisiyor tony'nin eski ekibi askdhakjh

“Tanrımız Lyshia’nın tek tapınağı bu şehirde. Kimse bilmiyor ama bizim aramız çok iyi olduğu için ben biliyorum, tapınağın en üst katındaki bomboş odadaki altın tahta gidip ara sıra oturuyor ve yarattığı varlıkların kendisine dua etmesini dinliyor.”

yarattigi varliklar mi?!?!?! MARTYN IT'S YOUR UNIVERSE MY BOY

“Senin kafanı neden bana koparttırmadıklarını hiç anlayamayacağım Hepburn.” “Belki de becerebileceğine güvenmiyorlardır Ariston. Başlayalım mı?”

owwww aksjdhaskjdhasd

Geoffrey, Leytianketer’deki en merkezi yer olan Flerleynem’e geldiğinde leytianlar bunun iyiye işaret olmadığını sezmiş, fısıltılarla bunu Thyren’e ilettiklerinde genç leytian çekeceği cezaya razı olduğunu bildirip meydana yürürken Haytea ile Kyrean onu son kez çenesini tutması için uyarsalar da, onun uyarıyı alıp almadığı belli değildi.

ay fuck bu ne boyle be, alexei'den daha cok alexei herkes. sonraki karakterizasyonlar cok cok daha guzel cidden, 24 yasindaki halimi takdir edesim geldi. ayrica haytea'yi kingsroad'da niye sokmuyoruz lan biz mis gibi karaktermis? nazliy bu sorum sana akjsdhakjdhsa

“Ne yazık ki,” dedi onların da arkasından aksanlı bir ses, eğlenerek. “Thyren’in bir süre burada kalması gerekecek.”

MARTYN SENI COK ASIRI SEVIYORUM

“Biliyorsun da onrasında açıklamaları nasıl yapacağınızı buldunuz mu?” “Siktiğimin paralel evreninden kanatlı adamlar geldi, bunu düşünmesinler-”

asdkjhasdkjsahkjdh bunu ingilizce dusunerek yazdigim o kadar belli ki, ayrica anthony 100% haklisin.

Bir bip sesinin ardından Tony tekrar Mars’a bağlanırken, “Hey, Olrithen!” dedi sırıtarak. “Carter’ı sorgulamak için Thyren’i göndersenize-”

thyren eski iskenceci kismi hep canon da, anthony onu nerden biliyormus da bunu istiyor? CONSISTENCY NEREDE 19YO!ENLAYT?!

ughhhh anthony'nin fight sahneleri, cringe overdose. kill me.

Tony kaşlarını çatıp başını sallarken yüzüne yavaş yavaş anladığını gösteren bir ifade yayıldı, Thyren gülüp, “Biliyorum, değil mi?!” derken avukatın yüzünde çarpık bir gülümseme, “Şimdi bunu boşver,” dedi. “Ben Olympos’a gidiyorum, geliyor musun?”
“Amacın ne?”

“Sence ne? Zeus’u kesip yoluma devam etmek istiyorum. Sikerim evreni koruma olayını. Hayatımdan yedi ay çalındı Thyren.”

ASKJDHAKJHASKJDHKAJHAKJH YA OF cok cringeworthy ama ben de olsam ayni tepkiyi verirdim o yuzden -5 puanla gecistiriyorum.

"Güneş tepede ışıl ışıl parıldıyor, her tarafta beyaz kolonlar yükseliyorken - ki aslında anlamsızlardı - bir yerlerde bir derenin aktığı duyuluyor, her şey çok huzurlu görünüyorken Tony’nin o anda bu huzura karşı verecek çok güzel bir cevabı varsa da genç adam kendisini tuttu."

show don't tell mi deseeeem, tek cumlelik paragraf mi olur deseeem, bu ne bicim tasvir mi deseeeem ne desem of of.

Ares belli ki bunu duymuş, boğazını temizlerken Thyren’in hiç umrunda değil, arkasına bile dönüp bakmazken kendisini duvarlardaki motifleri incelemeye vermiş, Tony’se bıyık altından gülüyorken o an aslında buraya zafer kazanmış bir edayla girdiğini fark ettiğinde hissettiği tatmin duygusu tavan yapmış, belki girer girmez Zeus’u öldürüp işi bitirememiş ama kılıçlarla bile karşılanmaması bir anlamda başarıyken, omuzları daha da dikleşti, sırtındaki kılıçlar hafifçe tıngırdadı.

what is this, enlayt napiyosun sen, hadi sen salaklik yaptin niye kimse seni uyarmamis bu ne bicim cumle, bu ne bicim paragraf graaaaaahhhhhhh

Thyren bu cevabı bakışlarıyla alkışlarken, Artemis de bu sefer onlara kızmış, Ares’in yanına geçip dururken Hera tek kaşı havada iki genç adama doğru ilerleyip, “Bir insan ve bir leytian,” dedi gülerek. “Zeus buna gerçekten çok gülecek.”

“Harika,” dedi Thyren de. “Kafasının gülen bir ifadesinin olması, evimdeki rafı daha güzel gösterecektir.”

ajkshdskjadhaskjdhkajsh thyren o kadar in character ki cildirabilirim.

“Aslında seninle evlenebilirdim - sen ve katır inadın olmasa. Sana ilk kez sevgilim olmanı teklif ettiğim zamanı hatırlıyor musun?”
“Kolundaki yara izi oradan kalmıştı sanırım?”

ben hatirlamiyo muyum lan bu cildi, axel'la thyren bu donemde sevgili degiller miydi? ayrica bu ciltlerde thyren biseksuelmis himmmmmmm ilginc oldu bunu bilmek.

Karen, gözlerini açıp başına nişanlanmış namluyu gördüğünde var olan bütün refleksleriyle fırlayıp Blanche’ın elindeki tabancaya vurdu, tetik çekildiği anda fırlayan kurşun, Karen’ın arkasındaki camı çatlatırken binada birden alarmlar çalmaya başladı.

OHA BLANCHE DA MI HAIN WHAT IS THIS WHY ARE YOU TRYING TO CREATE SO MANY PLOT TWISTS 19YO!ENLAYT? WHY?!

ayrica olyera ve kyrean as a couple... biraz sey gibi olmus ya gelecekteki isthar iliskisi gibi. ve ben hastane sahnesi yazmaya bayiliyorum sanirim, sirf anthony icin 3 kere falan yazmisiz aksdjhasdkjah hastane bir, dugun iki yemnederim.

“Fırsat mı kaldı? ‘Anthyren, efendilerinden izin almadan Olympos’a çıktığını duyuyorum! Bu ne saygısızlık!’”
“Anthyren mi?” Tony bu sefer kafasını kaldırmıştı.

“Eski leytian isimleri, Alexei’nin ilk leytianının adıymış.”
“Vay canına, isimlerimiz bile neredeyse aynı olduğuna göre bu işi her kim organize ettiyse iyi çalışmış... Anthony, Anthyren. Acaba başka nelerimiz aynı?”

lafi da yedim sag ol anthony.

ay girdi yine expositionlar, kafamda cinema sins çin çin yaptirip veriyor sin'leri veriyor sin'leri.

“Benim bildiğim tek bir hayat vardı, sadece bir... Tanrılara hizmet etmek, savaşmak için yetiştirildim ben, asker olmak için... Bana kalkıp ‘sen tanrısın’ dediğinde her şey alt üst oldu - buna inanabildiğimi mi düşünüyorsun? Elinde kılıcı veya yayıyla gezip asilik yapan leytiandım ben, günün birinde bir klanı yönetecek olmam bile bana saçma geliyorken kalkıp bir gezegenin tanrısı olduğumu söyledin... İnan bana, hiç etkilenmedim. Hayatımı mahvettin.”

aslen burdaki karakterizasyon thyren'in temelini olusturuyor, buna ek olarak adam direkt tanrilardan hazzetmiyor o da var tabii de, yani tanri oldugunu ogrendikten sonrasi bu. olympianlardan zaten nefret ediyorken olympiansin dediler, leytian olmaktan nihayet zevk alirken tanrisin dediler, adamin hayatini kaydirdilar.

“Biz senin kişisel suikastçin değiliz canım,” dedi dizlerinin üzerine çöken tanrının kulağına eğilerek. “Ne ben, ne Thyren. Bize bir daha bu muameleyi yaparsan, tanrılığımı senden seni döve döve alırım.”

belli ki ben alexei'yi gayet ilk versiyonlardaki gibi iyi adam yapmaya kasmisim, ama sonradan sonradan kotu adam olmakla kalmamis her seyi planlayan inanilmaz villain'e gecis yapmis. 19 yasindaki beceriksiz halim acisindan bakarsak mindblowing olmali bu, ama degil yani cok net. gerci ben butun cildi "ulan her sey gene alexei'in plani di mi?" diye okudum, ama puppeteer twistini iyi verememisim ondan bagimsiz olarak bakinca da. olmamis.

ama anthony'nin alexei'ye kizmasi a+++++, her zaman overprotective big brother kendisi.

veeee anthony'nin karen'a evlenme teklif etmesiyle cilt biter, ulan siz ne ara bu kadar asik oldunuz; adam zaten 7 ay kayipti falan peheeeeey. bunlar hep anthony/karen'in benim kafamda jeff/britta subsitute'i olmasindan kaynakli seyler, sacma sapan; gerci onlari hala cift olarak seviyorum ama cidden biz karen'i direkt clyrien olarak tanitsak daha guzel olur.

bi sonraki cilt shadows and mirrors'mis, o ciltte bu ikisindeki plot hole'lari kapatabilmek icin iyice sacmaladigimi hatirliyorum. ajkdhakjshd yalniz soyle bir skipleyeyim dedim de en olmayacak cifti yazmayi denemisim jesus fucking christ. ay oh my god daha beterini de yazmisim, cringe af gidecek bir sonraki cidden.

gorusuruk yarin <3   

shadowverse. cringefest

Previous post Next post
Up