Shadowverse Cringefest Part 1: The Shadow Warrior

Dec 29, 2017 23:59


net ozengeclik yapiyorum L O L.

cilt yazim tarihi: 31 temmuz - 21 aralik 2012.



“Birisi deniz üzerindeki aptallara oryantasyonun ne olduğunu anlatmalı."

akjsdhajkh jamieeeeeee! ana karakter olmasi gereken ama sonra tony'nin girisiyle kenarlara atilan analistim. 24 yasindaki is hayati gormus enlayt, oryantasyon istenmesine kahkahalarla guluyor.

Jamie sabrı taşmış bir şekilde kaşlarını çattı.
“Anladım, genç görünüyorum. Ama burada yetkili olan benim. Yani, ya görünüşüm hakkında konuşmayı bırakırsın ya da seni buradan attırırım.”

akjsdhkajshd ya havali gorunmeye calisip havali olamamis ergen karakterlerim benim <3 ayrica genc gorunmek benim de handikapim ya, herkes beni genc gorunuyorum diye cidden universiteli falan zannediyor.

“Ama kendisinin asistan olarak çalışmama gibi bir handikapı var,” dedi Carter da gülerek. “Oryantasyonlardan da hoşlanmıyor, değil mi James?”

LOOOOOOOOOOOL KATILIYORUM SANA JAMIE'CIGIM. oha jamie is me.

“Başımda bir savaş var,” dedi Phillips. “Hiç sorma, berbat bir durum. Altı ülkeyle kafa kafaya geldik, şimdi gidip bir ittifak anlaşmasını denetlemem gerekiyor.”

NORTHERN LIGHTS CILDI BU AHAHAHA. siz bilmiyorsunuz tabii, vakt-i zamaninda ben daha tifil bir liseliyken yazdigim iki ciltlik (toplam 200 sayfa falan) kitaplardi Challengers ve Northern Lights. Northern'de 6 ulkenin yoneticileri kafa kafaya verip tanrilarinin da gazlamasiyla Trelanc bilinen merkezi ulkeye daliyorlardi. O ZAMANLAR ALEXEI IYI ADAMDI diyeyim dusunun nasil bir ciltti.

"Bu beyaz saçlı dostumuz, Cassidy Blackburn. Bunun hukukla ne işi var çözemedim, ailede para bol. Zevkine girmiş herhalde. Tam olarak Sealand’dan sayılmaz, iki ay önce Üst Kurul’a aktarılmış.”

kjsdhakdjha community cast enters as a law firm. iyi ki bu plotu cabuk biraktim.

“Ben Ekose-etekler diyarında bir malikane almak, ekose bir etek giymek, her gece o malikanede bir parti vermek isterdim,” dedi Quinn kafasını masaya yaslayarak. “Ekose şeylere karşı zaafım var.”

“Hiç belli olmuyor,” dedi Jamie kızın ekoseli bez ayakkabılarını göstererek.

Tony sırıtıyor, “Kilt,” dedi. “Bende vardı, buralarda yaşarken en azından. Eşyalarımı toplarken kaybettim.”

ASKJDHAKDJAHSDKJASHDAKJHS SELF INSERT ALEEEERRTTTTTT.

Aradan geçen yıllarda şu asansör teknolojilerinin bir türlü gelişmemiş olması ve fren sistemlerinin fazla korkunç olması bir anlığına sinirini bozsa da yüzünü bozmamaya gayret edip 303 no’lu dairenin kapısını çaldı.

akjshdkajdhakjhd fren sistemlerini bilmem ama bizim sirket binasindaki asansorleri kullansa tony yine aynen bu tepkiyi verirdi bence

Tony tekrar Blanche’a dönüp, “Hayır yok,” dedi. “Senin de yok.”
“Benim zaten olmaması gerekiyor budala, melek olan sensin.”
“Nerede melekmişim?”

buradaki bilinc akisimi hatirliyorum ben. tony'le thyren ayni kisi cikiyordu isin sonunda; ciltte oyle olmadi cunku thyren'i ayri bir karakter olarak cok daha sevdim ama buralari silmemisim tabii akjsdhakjshd yalniz hala cringe etmiyorum, ya kendimi bunu yazmis olmaktan soyutladim ya ergenlige veriyorum ya da aslen seviyorum yazdigim corny rezaleti aksjdha

Adam gayet rahat, “Hyiressen Hanedanı’ndan Thyren. Senin ismindeki varlıklara burada rastlandığını hiç zannetmiyorum. Damarlarında akan Yüce Elçi’nin kanı mı?”

HICBIR ITERASYONDA ANTHYREN DEGIL GAAAAH I LOVE THYREN SO FUCKING MUCH, MY SUICIDAL-BORDERLINE ATHEIST-GAY SON

“Kimseyi yollamıyorum, sen nasıl operasyon yönettiğini zannediyorsun?”

in which tony becomes a more angry version of my manager akjsdhasdkjhaskjdh

Ayağa kalkıp Tony’nin yanına ilerledi, elini avukatın omzuna koyup, “Kendine iyi bak,” dedi. “İnsanın uzak bir evrende dostunun olduğunu bilmesi çok güzel bir şey.”

Tony sırıttı.

“İşverenine dava açmak istersen o işte bir numarayım.”

BUNU YAZMALIYIZ: Thyren sues Alexei.

“Kendisi gayet melek demişti?”
Phillips hafifçe gülümsedi, “O bizim oradaki insanlara kedicikler de diyor, Hyiressen’e bakma sen.”

SJKHASDKJAH Thyren'in insanlara kedi demesi hep bir constant ya. Suicidal-borderline atheist-gay-KEDICIKCI. hashtag kedi babasi falan dermisim kajsdhsakjdhkjsahdkjashdkjashd

Odanın içinde ‘nasıl bir aptallık bu?’ sessizliği dolanırken, ilk defa böyle bir ortamla karşılaşan James Hanson, ki o zaman yirmi iki yaşındaydı ve sıradan bir asistan olduğu için her an kovulabileceğinden korkuyordu, çatlak bir ses tonuyla, “Antik Yunan tanrıları, o zaman inanılıyordu ancak şimdi değil.”

james hanson'in 24 yasindaki stajyer versiyonu benim ajksdhakjh resmen 5 yil sonraki halimi yazmisim helal bana cidden. saka bir yana, ben bu konulari HIC hatirlamiyorum, altindan ne cikacakti bu projenin o bile yok. make up as you go bebegim.

“Peki bizim ne işimiz var burada?”

“Achilles’le Phillips arasında bir şey.”

Tony yavaş yavaş neden bu işin buralara geldiğini anlamaya başlamış, “Sanırım ben biliyorum,” diye mırıldanır, Jamie’ye de sormamasını ufak bir el hareketiyle anlatırken

keske soraymissin be jamie, zira bi halt anlamadim ben jkahsdakjh

... genç adam,

tony baya bildigin 30 something bir adam yav, nesi genc 19yo!enlayt?

Tony’nin ajanlık mantığı, bir türlü görev kitabında ne deniyorsa onu yapmayı almıyordu. William Carter gibi üstler bazen hata yapabiliyor ve bu hataların kaç tane ajanın kimliğine - ve daha önemlisi hayatına - mal olacağını düşünmeyebiliyorlardı. O zamanlarda da arkası sağlam bir ajan olarak Tony’nin itiraz etme güdülerine hakim olması düşünülemiyordu.

aubrey hyland disagrees, anthony'cigim akjsdhkajdhsa

“Bilmek istediğin bu mu? Blanche’ı kurtarabilirdik Tony,” Giancoli gözlerini genç adamın gözlerine dikti. “Seni kurtarmamız onu kurtarmaktan daha zor olacaktı.”

“Thyren bunu biliyor mu?” Sesi gayet duruydu.
“Hayır. Seni koruma işini mahvettiğimi bilse beni öldürürdü, bakma bana öyle, seni koruyordum tabii. O komanın otuz iki değil sadece iki gün sürmesi hep benim marifetim.”

allahim, tony'nin karakteri ASLA oturmamis ama thyren o kadar consistent ki aglayabilirim. tony bildigin "kadinlar genelde hep sekerli cay icer" diyen bir hoduk (WHAT THE FUCK WAS I THINKING WHEN I WROTE THAT) ama thyren, tam bir centilmen, tam bir beybi, tam bir sirius black yemin ederim. pat on the head, 19yo!enlayt. pat on the head.

HD: <özgeçmişim sağlam benim! hem istihbarattayım hem mühendisim işte daha ne!>

asjkdhakjsdha harvey burda "tabii ki olduk oss sampiyonu" da diyebilirmis aslinda kjashdaksjdhaskjdh ya of arkadaslar inanamazsiniz hayalimdeki ofis dinamiklerini yazmisim aslinda baya baya ve baya da olmus yani? what is this magic luplex hakliymissin valla.

“Thyren, Evren Tanrısı Axel’a bağlı. Normalde Gölge Savaşçıları lejyonunda ikinci nesil tanrıların melekleri olmaz ama Thyren istisna. Axel’a kendi isteğiyle bağlanmasaydı, kesin Alexei alırdı onu.” Tony’nin anlamamış bakışlarına istinaden, “Alexei, Denge Tanrısı ve Axel’ın babası oluyor.”

AXEL MY SWEET PRINCE. bizden sonra moda oldu evren tanrisi yaratmak da MEEHHHHHH hicbiri bir axel konstantinov AKA chrysanthos AKA the crown jewel degil.



MA BABY MA DEAREST PRINCE

"Eğitimin süresince uyman gereken kurallar şunlar. Bir, kesinlikle itiraz etmeyeceksin. İki, tanrılarla alakalı olarak çeneni kapalı tutacaksın. Üç, Thyren’le iyi anlaş.”

thyren kendisi o kurallarin kac tanesini uyguluyormus diye sorarlar adama. axel'la cikmasa "o alexei'nin ben yedi ceddini" diye sovmeyecektiyse neyim ben kajsdhaksjdha

“Evet. Alexei de aslında Axel gibi, eğlenceli biri diye duymuşluğum var ama saygı konularına çok önem verir. Einesser var, Kyrean’ın ailesi. Ölü Dünya Tanrısı’nın leytianı. Kafa bir tiptir, sabaha kadar eğlence yapmışlığımız var, çok iyi çocuktur. Leiran var bizim, Lyinat ailesinden. Ceza Tanrısı’nın leytianı olduğu için sorgulamalardan sorumlu olan o.”

ASKJDHASKJDASKJDHASKJDHSAJKHDKAJSHD CRINGEEEEEEEEEEEEE

ayrica "sabaha kadar eglence yapmisligimiz var" lol sen ve kyrean mi? oturup olum ve insan uzerindeki tahakkumu hakkinda konusup intihar plani yapmadiysaniz neyim ben.

ayrica ALEXEI DE ASLINDA AXEL GIBI DIYEN BIR THYREN JESUS FUCKING CHRIST ON A POGO STICK. minus 100 points, boyle bir tutarsizlik olamaz akjshdakjh

Adam, Thyren’le konuşmasını bitirdikten sonra Tony’e döndü, elini uzatarak, “Exhalen Sylanen, İsminin Birincisi, Trelanc Kralı ve Tanrıların Elçisi, tanıştığıma çok memnun oldum.”

ex-halen, sylen, lanen. bu adamin ismini hala cok seviyorum. halen haylen'den geliyor, aka axel. sylen zaten alexei. lanen = insan.

Ya ciddiydi, ya da şaka yaparken ciddiyetini bozmaması gerektiğini öğrenmişti.

ikonik bir cumle bence asjdhaskjdhajh

" holografik projektörünü "

BECAUSE FUTURE

Euphemia da kahvesinden bir yudum almış, “Ah evet,” dedi eğlenerek. “Gliese’ye meydan okumak, ya da damada meydan okumak - hayatın birilerine meydan okumakla geçiyor.”

Tony de kahvesini alıp, dökmemeye özen göstererek omuzlarını silkti. “Ne yapalım, mücadeleci bir yanım var. Sanırım yay burcu olmamdan kaynaklanıyor.”

tony'nin karakteri nihayet buralarda oturmus, cok seviyorum su an kjashdkjasdha

Kadının sesi gayet mutlu, “En azından uyandığında adını hatırladın,” dedi. “Benimkini doktorlar söylemişti.”
“Senin adın ne?”
“Ashara,” dedi kız. “Ama soyadımı bilmiyorum.”

OHA ASHARA ALSO KNOWN AS VENISIE VON VITRANIE

Tony camdan baktı, yağmur damlaları, doğduğu şehrin, 100 yıl önce daha farklı, biraz daha az görkemli ve yeniden tamir edilmeden önce, ayakta olduğu yıllardan birindeki toprağıyla buluşuyorken, genç adam duvara yaslandı.

“Lanet olsun.”

DAMMIITTTTT the asylum plot.

ay valla cok cringe etmedim, guzel eglenceli gitti. cok asiri amator, ama utanmiyorum okurken HELAL BEN. plot hole'lar falan akiyor tabii pacalardan, ama zevk aldim ya aferin bana aksjdhakjsdha 

shadowverse. cringefest

Next post
Up