Dünyanın kaderini değiştiren kurşun

Jun 29, 2014 20:43

Avusturya-Macaristan tahtının varisi Arşidük Franz Ferdinand’ın eşiyle birlikte bundan tam 100 yıl önce Saraybosna’da suikast sonucu öldürülmesi Birinci Dünya Savaşı’nı tetiklemiştir.

28 Haziran 1914’e geri dönmek ve dünyayı değiştiren bu olayı incelemekte fayda var.

Franz Ferdinand ve eşi Sofia için güzel bir gündü. Evliliklerinin 14. yılındaydılar. Kontes Sofia’nın asil bir aileden gelmemesinden dolayı Viyana’da dışlanması hayatı dayanılmaz kılıyordu. Bu yüzden de yurt dışı ziyaretlerinde çok sıkı bir şekilde korunmuyorlardı.

Tarih profesörü Mirsad Avdiç’in belirttiği gibi, Arşidük ve eşi “14 yıldan beri ilk kez aynı otomobile binme hakkına sahip oldular.”

Arşidük ve Kontes Bosna’ya İmparatorluk Ordusu’nun Saraybosna yakınlarında düzenlediği tatbikatı izlemeye gelmişti. Harekâtın 28 Haziran 1914’te düzenlenmesi bir provokasyon olarak yorumlanıyordu. 1389’dan beri Osmanlı İmparatorluğu’na ait bu topraklar, 1878’de Avusturya Macaristan İmparatorluğu tarafından işgal edilmişti.

Tarih profesörü, eski büyükelçi Slobodan Soja 20. yüzyıla damga vuran bu gelişmeleri şöyle yorumladı:
“40 yıl sonra biri aniden ortaya çıktı. İşgalin ve zorbalığın sembolünü öldürdü.”

Milliyetçi Sırplardan oluşan ‘Mlada Bosnia’ (Genç Bosna) adlı bir grup saldırıyı organize etti. Kortejin geçişi sırasında atılan el bombası Arşidük’ün aracını ıskaladı. Olayda 9 kişi yaralandı. Saldırgan yakalandı ve saldırı suya düştü. Fakat Arşidük yaralananları hastanede ziyaret etmeye karar verdi. Çek asıllı şoförünün çok iyi Almanca konuşmaması ve Arşidük’ün söylediklerini yanlış anlaması dünyanın kaderini değiştirdi.

Tarih profesörü Mirsad Avdiç, suikast olayını şöyle tarif ediyor:

“Sürücü yolu şaşırınca müzenin önüne doğru döndü. Franz Ferdinand durmasında ısrar etti. O anda arkalarındaki 6 araç yolun tıkanmasına neden oldu. Gavrilo Princip (Arşidük’e karşı suikast işleyen adam. - O.M.) koprünün diğer tarafında bulunuyordu. Diyabet hastasıydı ve tüberküloza yakalanmıştı. İlk saldırıda başarısız olunmasına çok sinirlenmesi şekerinin düşmesine neden olmuştu. Bu yüzden de önüne çıkan ilk pastaneden sandviç aldı. Mağazadan çıkarken konvoyu gördü ve bu fırsatı kaçırmadı. Bir ara Franz Ferdinand ve Sofia ile arasında 1 metre kaldı. Silahından çıkan beş kurşunla Franz Ferdinand ve Sofia’yı öldürdü.”

Gavrilo Princip henüz reşit olmadığı için idam edilmedi. 10 yıl hapis cezasına çarptırılan İvan Krançeviç ile aynı hapishaneye kapatıldı.

Krançeviç’in görevi silahları saklamaktı. Torunu Davor Koriç’e göre, suikaste adı karışanların hiçbiri terörist değildi:

“O dönemde kendini feda etme ve suikast kültü geçerliliğini koruyordu. Bu kişiler gelecek nesiller daha iyi yaşayabilsin diye hayatlarını feda etmeyi diledi. Yani terörizmden şimdiki anlamıyla bahsetmemiz mümkün değil. Tabii ki hiçbir suikast cezasız kalmamalı. Ama burada kahramanca bir tavır ve bir çeşit protesto söz konusuydu.”

Tarih profesörü Slobodan Soja, direnişe katılan kahraman imajının 90’lı yıllardan beri Balkanlar’da büyük bir evrimden geçtigine dikkat çekiyor:

“Komünizmin sona ermesiyle işler değişti. Ülkeler bölündü. Aynı geçmişi paylaştıkları hâlde bu geçmiş üzerinde aynı fikirleri paylaşmaz oldular. Her şey tartışılmaya başlandı. Ve bir anda saçma bir olay yaşandı. Princip ve arkadaşları sadece Sırplar tarafından desteklendi.”

Terörist mi yoksa kahraman mı? Boşnak birçok tarihçiye göre, Princip ve içinde bulunduğu grup Bosna ile Sırbistan’ın birleşmesini istiyordu. Davası görüldüğü sırada Princip tüm Güney İslavların birleşmesini arzu ettiğini söyledi.

Maalesef insanlık tarihinde bilinen en büyük cinayetler, iyi niyet gerekçesiyle işlenmiştir.

Güney İslav halklarının birleşmesini ve ileride Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’ndan bağımsız olmasını istediği iddia edilen bu Sırp genç, imparatorluk ailesine kurşun sıkarak yalnızca Avrupa’nın değil tüm dünyanın savaşa ve kaosa sürüklenmesine yol açtı.

Saraybosna’daki suikastin akabinde, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Sırbistan’a ultimaton gönderdi. Ultimatomun tüm şartlarını kabul eden Sırbistan yönetimi, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’ndan bir araştırmacının Sırbistan’a gelerek suikastle ilgili incelemelerde bulunmasına dair maddeyi kabul etmedi.

Suikastten tam bir ay sonra, 28 Temmuz 1914 tarihinde Avusturya-Macaristan, Sırbistan’a savaş açtı. Bunun hemen ardından Rusya seferberlik ilân ederken, bunu fırsat bilen Almanya da Rusya’ya savaş ilân etti. Ardından Fransa, tarafsız olan Belçika’ya savaş açarken, 4 Ağustos 1914′te de Birleşik Krallık da Almanya’ya saldırdı. İttifak Devletleri safında yer alsa da savaşın hemen başında İtalya tarafsızlığını ilân etti.

Sırbistan’ın başkenti Belgrad, savaşın daha ilk günlerinde ağır bombardımana uğradı. Yeterli teçhizatı olmayan ama Balkan Savaşları’nda savaş tecrübesi edinen Sırplar 17-19 Ağustos 1914′te karşı saldırıya girişti ve Avusturya-Macaristan birliklerini püskürttü. Bir ay sonra Avusturya-Macaristan Sırbistan’ı yeniden işgal etti. 10 gün süren çatışmaların ardından Sırplar Kasım’da Belgrad’ı teslim etmek zorunda kaldı, ancak sonra başarılı bir karşı saldırı düzenleyip başkenti geri aldılar. Yıl sonunda her iki taraf da önemli bir toprak kazanımı elde edememiş, ama çok büyük kayıplar vermiş oldu.

Birden fazla kıtada, ekonomik ve askeri anlamda güçlü ülkelerin dâhil olduğu, milyonlarca insanın öldüğü, milyonlarcasının yaralandığı, evsiz kaldığı, mülteci duruma düştüğü savaş tam dört yıl sürdü.

Birinci Dünya Savaşı’nın en görünür sonuçlarından biri, savaşa katılan dört büyük imparatorluğun yıkılmasıydı.

Savaşın ardından Alman İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Osmanlı İmparatorluğu ve Rusya İmparatorluğu yıkıldı. Osmanlı’nın ardından Türkiye Cumhuriyeti, Avusturya-Macaristan’ın ardından Avusturya, Macaristan, Çekoslovakya, Sırp-Hırvat ve Sloven Krallığı oluştu, batıdaki topraklarının büyük çoğunluğunu kaybeden Rusya’da ise Bolşevikler iktidara geçti. Savaşın en büyük sorumlusu olarak gösterilen Alman İmparatorluğu ise büyük tazminatlar öderken, sömürgelerinin de birçoğunu kaybetti.

Haberi hazırlayan: Olga Maksimenko

Kaynaklar: http://tr.euronews.com/2014/06/27/dunyanin-kaderini-degistiren-kursun/

http://www.haberevet.com/guncel/gavrilo-princip-kimdir-dunya-savasinin-cikmasinda-ne-gibi-rolu-var-h753467.html

http://www.bbc.co.uk/news/special/2014/newsspec_7668/content/turkish/index.html?v=1.0.0

saraybosna, Franz Ferdinand'ın öldürülüşü, dünya tarihi, gavrilo princip, I. Dünya Savaşı, 'mlada bosnia'

Previous post Next post
Up